Afyonkarahisar İnternet Habercileri Derneği (AFİHAD) Başkanı İsmail Ögeday 'Facebook Gazetecileri' başlıklı köşe yazısını kaleme aldı.
Son dönemlerde gazetecilik mesleğini iyiden iyiye ayaklar altına alan ve kendilerini gazeteci olarak adlandıran ve hasbel kader medya sektörüne adım atmış, bazı kişilerden bahsetmeden geçemeyeceğim.
Gazeteci yaptığı işi önemser yaptığı işe saygı duyar. Yaptığı haberler ve birtakım gelişmeleri topluma yansıtırken, toplum üzerinde olumlu etkiler bırakır. Ama maalesef günümüzde gazetecilik mesleğini iyiden iyiye ele ayağa düşüren bazıları, kendi şahsi sosyal medya hesaplarından, akıl almaz paylaşımlar yaparak, kendilerinin gazetecilik yaptığını zannediyor.
***
Üstelik bu kişilerin birer tane de haber siteleri var. Kendi haber sitelerinde cesaret gösterip de yazamadıkları bazı şeyleri, sosyal medya denilen, platformda Facebook, Twitter, Instagram gibi adı her ne ise, bu tarz mecralarda yazıp paylaşarak, işi resmen ele ayağa düşürüyorlar. Üstelik bu kişiler öyle ki gece, gündüz iş yaptıklarını zannederek, otu, çöpü, toplum içerisinde gelişen birtakım olaylardan ziyade, ne varsa ortalığa döküyorlar.
***
Yani sosyal medyayı da inanın amacı dışında kullanarak yaptıkları işi resmen sıradanlaştırıyorlar, insanları bıktırıyorlar. Bu neye benziyor? düşünün birini her Allah’ın günü görmek, belli bir zamandan sonra bıkkınlık verir değil mi? işte sosyal medya da böyle tatlı ve ara ara paylaşım yapmak lazım, bunu birçok insan yapıyor ama, ben sadece gazetecilik mesleğini yapanlar için konuşuyorum .İnsanlar sizin saçmalıklarınızı görmek ya da beğenmek zorunda değil milletin gözüne sokar gibi sürekli paylaşım yapılmaz.
***
Artık insanlar sosyal medyada bu söz konusu gazeteci tayfasının, paylaştıkları bu tür paylaşımları görmekten illallah demiş resmen. Gazetecilik herşeyi deşifre etmek, yazmak değildir. Bunu yaparak , resmen sokak dedikodusundan öteye geçmiyorlar. Duydukları herşeyi, gördükleri her şeyi burada paylaşmayı kendilerine görev addetmiş gibi, bir marifetmiş gibi sürekli yapıyorlar. Gece saatin kaçı olursa olsun bu fark etmiyor onlar için.
***
Hatta bazıları işi iyiden iyiye ilerleterek, bazı siyasi partilerin körü körüne trollüğüne soyunmuş, yanlışını da savunuyor, doğrusunu da. Siyaseten kimse bulunduğu yerde baki değil, bazı şeyler değişince ben elbet göreceğim, bu her şeye maydanoz olan tayfayı bakalım hangi limana yanaşacaklar. İşte o zaman onların yüzüne vuracağız ne oldu? Ha ne oldu? diyeceğiz. Bakalım ne cevap verecekler bu fırıldaklar.
***
Bir defa gazeteci tarafsız olur, her kesime eşit mesafede olur, gazetecinin siyasetle asla işi olmaz, gazeteci taraf tutmaz öyle değil mi? ama maalesef, bu isim vermeden bahsettiğim, birkaç kişi sanki devlet yönetiyor. Ya kardeşim senin işin bu değil! Sen haklının yanında, haksızlığın karşısında durmalısın böyle yapmayacaksan, senin ne bu meslekte durmanın ne de mesleği al aşağı etmenin bir anlamı var. O zaman bırak bu mesleği siyasetçi ol sana ne? Sen işine, ekmeğine bak. Hele hele bu paylaşım yapanları gaza getiren, bazı insanlar var bu da işin bir başka boyutu.
***
Onlar da bu güruhun paylaşımları altına sen aslansın, sen harikasın, sen kaplansın, yaşa gibi yorumlar yaparak, işi içinden çıkılamayacak bir hale sokuyorlar. Bu zavallılar da sanki onların gazıyla çalışıyormuşçasına, ayrı bir heyecana gelip, daha da sık paylaşım yapmaya başlıyor. Halbuki gelin görünki onları gaza getiren ve beğenen kişi sayısına baksanız üç beş kişiyi geçmiyor. Sanki kendilerini görseniz milyonlar takip ediyor sanırsınız. İşin özü, aksine bu sosyal medya platformunda paylaşan gazetecinin bırakın yönlendirmesini, işte o üç beş kişi resmen kendisini yönlendiriyor haberi yok. Bu Facebook Twitter, Instagram gibi mecralarda paylaşım yapan gazeteciler, her şeyi bilir, onların dışında kimse ahkam kesemez tabii kendilerine göre.
***
Paylaşımlarının altına yorum yapanlarla tartışmaya kalkışırlar, ta ki olaylar işin içinden çıkılmaz bir hal alıp, küfürler havada uçuşuncaya kadar gidiyor konu, kendilerine küfrettiriyorlar. İşte biraz önce dedik ya, ele ayağa düşmek işte bu resmen kendilerini ele ayağa düşürüyorlar, ama farkında değiller. Kendini sosyal medyanın o büyüsüne kaptırdın mı bir kere, iflah etmezsin. Öylesine paylaşım yapıyorlar ki her biri sanki ordinaryüs profesör mübarek.
***
Şu her şeyi ben bilirim edası yok mu ? Evet bizde paylaşım yapıyoruz ama, kendi haber sitemizde olayları irdeleyip yazdığımız haberin linkini paylaşıyoruz sadece. Ama bunlar ne yapıyor? “yolsuzluk yapan bir belediye başkanı var yakında açıklayacağım, filan yerin parasını zimmetine geçiren kişi kim?” gibi salak saçma paylaşımlar yapıyorlar madem çok biliyorsunuz, gazetecisiniz, belgesiyle, dokümanlarıyla yazar geçersiniz değil mi? Ama nerede o gazeteci işte Facebook’dan, Twitter’dan yazarak gazetecilik yaptığını zannediyor Facebook gazetecileri…