Mehmet Çalış açıklamasında “ve ulusal ve yerel basında merkez ilçe ve il yönetimiyle ilgili parti ahlakına ve toplum ahlakına uymayan haberlerin çıkmasıyla daha fazla dayanamadım” ifadelerine yer verdi.
Mehmet Çalış’ın açıklaması şu şekilde:
“KAMUOYUNA DUYURUMDUR
“Kendi menfaatimi düşünseydim olaylara seyirci kalırdım”
CHP il yönetimi ve merkez ilçe yönetimindeki şahısların parti tüzüğüne uygunsuz hal ve tavırlarına karşı il başkanlığının görev ve sorumluluklarını yerine getirmemesi sonucu parti içinde siyaset ahlakına ve toplum ahlakına uygun olmayan durumların oluştuğunu birçok partili ile birlikte ben de gözlemledim. Yılların partilisi olmamın haricinde yedek yönetim kurulu üyesi olduğum için gözlemlediğim olumsuzlukları gerek toplantılarda açıkça dile getirdim gerek sosyal medya hesabımdan isim vermeden uyarı yazıları yaptım. Kendi menfaatimi düşünseydim sesimi çıkartmaz olaylara seyirci kalmayı tercih ederdim.
Gerek yüz yüze söylediğim gerek üstü kapalı yazdığım uyarıların dikkate alınmaması ve ulusal ve yerel basında merkez ilçe ve il yönetimiyle ilgili parti ahlakına ve toplum ahlakına uymayan haberlerin çıkmasıyla daha fazla dayanamadım ve 03.01.2022 tarihinde İl yedek yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettim ve istifamı gerekçeleriyle partililere duyurmak için Facebook sayfamdan paylaştım.
Bu paylaşımdan sonra 24.01.2022 tarihli il Başkanı Yalçın Görgöz ve il sekreteri Sadullah Şahin imzalı bir yazıda KESİN İHRAÇ talebi ile il disiplin kuruluna sevk edildiğini ve savunmamın istendiğini öğrendim. Savunmamı yazımı muhakkik olarak atanan il sekreteri Sadullah Şahin’e teslim ettim.
Ardından 11.02.2022 tarihli İl Disiplin Kurulu başkanı Şükrü Pancar imzalı bir yazı gönderilerek, hakkımda kesin ihraç talebi istendiği ve savunmamı 7 gün içerisinde yapmam gerektiği bildirilmiştir. Bu yazıyı 18.02.2022 tarihinde posta ile aldım.
Tekrardan detaylı bir savunma yazdım ve 21.02.2022 tarihinde son gelen yazıda imzası bulunan il disiplin kurulu başkanı Şükrü Pancar’ı arayarak savunma yazımı teslim etmek istediğimi belirttim. Kendisinin cep telefonundan bana sekreteri "Şükrü Bey direkt muhatabı olmadığı için siz partiye verin evrakı" şeklinde bir cevap yazılmıştır.
“İstifamı duyurduğum için fermanım önceden yazılmıştır”
Telefona cevabı bile kendisi vermeyen bir il disiplin kurulu başkanının ciddiyetten uzak ilgisiz tavırları ile ne kadar savunma yaparsam yapayım kararın "önceden birileri tarafından verildiğini" anladım. Oysaki hak arama yeri olan disiplin kurulu başkanı savunmasını istediği kişinin aramalarıma dönmeli ve mesajına sekreteri değil kendisi cevap vermelidir. Partide onca olumsuz hadiseler ayyuka çıkmışken , bunlara sebep olan merkez ilçe başkanı ve il yönetim kurulu üyelerine hiçbir disiplin süreci işletilmezken ben sırf yedek yönetimden istifamı sosyal medyadan partililere duyurdum diye Kesin İhraç fermanım önceden yazılmıştır.
“Bunlar parti üyeliği ile bağdaşıyor mu?”
Olaylar sırasıyla kadın kolları başkanına şiddet ve ihraç etme sabotajları, merkez ilçe başkanının kahvesine kumar tutanağı tutulması, il yönetim kurulu üyesinin belediye başkanlarına küfretmesi, il yönetim kurulu üyesinin bir kadın yönetici hakkında ahlakdışı dedikodu çıkarması, il yönetim kurulu üyesinin içki kaçakçılığından, ifade vermesi. Bunlara neden hiç soruşturma açılmadı? Bu yapılanlar parti tüzüğüne uygun mu? Benim istifamı açıklamam parti üyeliği ile bağdaşmıyormuş peki bunlar parti üyeliği ile görev ve sorumluluğu ile bağdaşıyor mu? Hala partide bu kişiler.
Günümüzde bakanlar bile istifalarını sosyal medyadan duyururken benim bir il yedek yöneticisi olarak sosyal medyadan duyurmam en büyük suç olmuş.
“İl disiplin kurulu başkaları tarafından verilen kararı onaylıyor”
Hukukçu olan İl Disiplin Kurulu Av. Şükrü Pancar kendi imzasıyla gönderdiği yazıya karşılık aradığım halde önce telefonlarıma dönmedi, sonra da sekreteriyle cevap yazdırdı. İl Disiplin kurulu başkanının bağımsız olduğunu düşünmüyorum birileri tarafından verilen kararı onaylıyor gibi. Bu tüzüğe ve hukuka saygılı bir davranış değil. Sekreterin yazdığı ( ya da yazdırılan) cevaptan sonra hazırlamış olduğum savunmayı teslim etmeden e devlet üzerinden bugün 21.02.2022 tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi üyeliğimden üzülerek istifa ettim.
“Bu yönetim gidince tekrar üye olup rozet takacağım”
Üyelik istifamla tüm soruşturma durmuştur. Tüzük tanımayan bu il başkanlığının ilerde “Biz Mehmet Çalış’ı ihraç ettik” demek gibi bir durumu olamaz çünkü 7 günüm dolmadan partiden istifa ettim ve il disiplin kurulu karar almadan istifa ettiğim için tüzüğe göre soruşturma otomatikman durmuştur.
Ayrıca istifamla benim üzerimden başkalarını hedef yapıp onları vurmalarına engel oluyorum. Kimseye kendi üzerimden koz vermem. Her ne kadar istifa etsem de ben Cumhuriyet Halk Partili’yim. Partimin menfaat için çalışmaya, üye kazandırmaya, yeri gelir eleştirmeye ve yeri gelir destek olmaya devam edeceğim. Bu yönetim gidince tekrardan üye olup parti rozetini takacağım.
Kimse Mehmet Çalış CHP’li değil artık diyerek meydanı boş bulmasın, hayaller kurmasın. Eskisinden daha kararlı, daha inançlı, DAHA CHPLİYİM.
Kamuoyuna saygıyla bildiririm.
Mehmet Çalış
Mustafa Kemal'in CHP’li askeri”