Tarih: 30.09.2020 22:33
Yakın Geleceğin Kadın Akademileri: Kadın Kültür Evleri
Toplumun bir ferdi olarak kadın da erkek de ?oku? emrinin muhatabıdır. Buna karşın birçok
toplulukta geçmişte var olan ve günümüzde de zaman zaman varlığını hissettiren kadın
konusundaki yanlış zihin kalıpları, kadının sosyal hayattaki yerini ve konumunu olumsuz
etkileyebilmektedir. Kadının toplum içindeki konumuna İslam penceresinden bakmanın zihinlerdeki
yanlış kalıpların önüne geçeceği ve bir toplumun eğitiminde kadının rolünü zihinlerimizde daha da
anlamlı kılacağı kanaatindeyiz. Nasıl mı?
Öncelikle Sevgili Peygamberimiz döneminde ve O?nun (s.a.s) vefatından sonra da topluma örnek
olan ve rehberlik eden kadın sahabileri tanımakla... Sonrasında ise Sevgili Peygamberimizin
yaşadığı toplum başta olmak üzere asırlara örnek olan nebevi uygulamalarında, kadının hak ettiği
değeri bulduğunu müşahade ederek...
Hz. Hatice; kadınların sosyal hayatta yer almasını bırakın, hiç değer görmediği cahiliye zihniyetine
rağmen, Kureyş?in en kabiliyetli tacirlerinden olmayı başaran çalışkan kadın. Kıymetli eşi
Resûlullah?ın (s.a.s) en değerli hazinesi, en büyük destekçisi.
Hz. Aişe; zekâsını Allah yolunda kullanıp kendini ilme adayan ve en çok hadis rivayet eden kadın
unvanıyla bugünün gençliğine örnek... Sevgili eşi Hz. Peygamber ile koşu yaptığı rivayet edilen,
anlayışı, kuvvetli hâfızası, Kur?ân-ı Kerîm?i ve Hz. Peygamber?i en iyi şekilde anlamaya çalışması
gibi vasıflarıyla müstesna bir kadın. (Mustafa Fayda, ?Aişe?, DİA, C. 2, s. 201)
Hz. Peygamberin ?O, benden bir parçadır, O?nu sevindiren beni sevindirmiş olur. O?nu üzen beni
üzer.? (Buhârî, ?Fe?â?ilü a??âbi?n-nebî, 12, 29) dediği, yanına geldiğinde ayağa kalkacak kadar saygı
duyup düşkün olduğu fakat ?Ey Muhammed?in kızı Fâtıma! Allah katında makbul olan sâlih
ameller işle! (Aksi hâlde, babanın peygamber olduğuna güvenme!)? (Buhârî, Menâkıb, 13-14) uyarısını
da ihmal etmediği Peygamber kızı Fatıma ve daha niceleri...
Medine?ye hicret gerçekleşir gerçekleşmez Sevgili Peygamberimizin erkeklerle yaptığı gibi
kadınlarla da biat yapması, içinde bulunduğu toplum için ne kadar manidardır. Devam eden süreçte
Mescid-i Nebevide gerçekleşen eğitim faaliyetlerinde kadınların aktif bir şekilde yer alması
insanlığın eğitimi noktasında çarpıcı bir örnektir. Bunun yanında Peygamber Efendimiz kadının
herhangi bir sosyal statü kazanması için maddi varlığının, soylu bir aileye sahip olmasının ya da bir
mesleğinin olmasından öte onun, insan olmasından dolayı zaten değerli olduğunu vurgular. İslam
tarihinde bu hususu doğrulayan birçok olay mevcuttur. Mescid-i Nebevinin temizlik işleri ile
ilgilenen bir siyahi kadının vefatını daha sonra öğrenen Hz. Peygamber, ashaptan kendisini bu
hizmetkâr kadının kabrine götürmelerini ister. Yine o dönemin algısıyla zaman zaman sırf
renginden dolayı dışlanabilen o siyahi kadın için kabrinin başında dua eder ve ona özel cenaze
namazı kılar (Buhârî, Cenâiz, 67; Müslim, Cenâiz, 23). O dönemin kadınlarının ?Resûlüllah bize bizden
daha hoşgörülü ve merhametliydi.? sözleri 20. yüzyılda bile ne kadar kıymetlidir. Tüm bunlardan
hareketle kadının toplum içindeki misyonunu, kendisi değerli olduğu gibi etrafına da değer katan
olarak nitelendirmek, İslami referanslarla uyumlu bir anlatım olacaktır. Öyleyse Nevzat Tarhan?ın
deyimiyle: ?Günümüz kadını hüzünlü prenses olmaktan çıkıp, bilge kadın olmalıdır.? Dolayısıyla
bilge kadınları artırma yolundaki her çaba çok kıymetlidir.
Afyonkarahisar Valimiz Gökmen Çiçek?in talimatları ile ilçelerimizde açılmaya başlanan Kadın
Kültür Evleri Sayın Valimizin de sık sık vurguladığı gibi yakın geleceğin kadın akademileri
olmaya aday. Kaymakamlıklar ile belediyeler koordinesinde açılmaya başlanan bu mekânlarda
kitap okuma salonu, sohbet odası, çocuk oyun alanı, mescit, spor ve toplantı salonları yer alıyor.
Çalışanlarının da kadınlardan oluşacağı bu evlerde kadınlara yönelik sunulan tüm hizmetler
ücretsiz. Zaman zaman sosyal hayattan soyutlanan kadınların Hz. Peygamber dönemindeki gibi ilim
ve kültürün tam merkezinde yer almasını ve yukarıda saydığımız kadın sahabiler örnekliğinde
manevi değerlerinden ve mukaddesatından kopmadan topluma yön vermelerine rehberlik etmeyi de
hedefleyen söz konusu evler, bu kısa sürede bile gerçekleştirdiği etkileşimle diğer illerde de
açılmaya başlandı. Sanattan estetiğe, spordan sağlığa kadar birçok alanı ilgilendiren konularda
eğitim ve etkinliklerin yer aldığı bu özgün ve güvenli mekânlarda; Müftülüklerimiz bünyesindeki
Aile ve Dini Rehberlik Bürolarımızda ve il/ilçe Gençlik Koordinatörlüklerimizde görevli uzman
personelimiz marifetiyle ?Peygamber Efendimizin Hayatı, Tefsir, Hadis ve Aile? konularında
eğitimler verilmeye başlandı. Sözü edilen eğitim ve etkinliklerin yanında üretime katkı sağlayacak
kurslar da bulunuyor. Çoğunlukla atıl kalmış binaların yeniden kamuya kazandırıldığı bu mekanlar,
başta Afyonkarahisar?daki üniversitelerimiz ile de işbirliği içerisinde akademik birikimin sahaya
aktarılmasıyla bir irfan merkezi olma yolunda ilerliyor.
Sevdegül Çekiç
Afyonkarahisar İl Müftü Yardımcısı
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —